Memleket Gibiyim…!
Mart 23, 2021Bitmeyen Tatil Yapmışlar…!
Temmuz 28, 2021Merhaba,
Geçen gün eşimle akşam yürüyüş yaparken, yine konu vatanı kurmaya gelmişti. Eşim Rahmetli kayınpederimle yaptığı bir konuşmayı anlattı. Çok hoşuma gitti aynı zamanda da çok üzüldüm.
Kayınpeder emekli olunca Ayvalık’ta bir yazlık alıp, yazın ciddi bir kısmını orada geçirmeye başlamış, eşim de fırsat buldukça yanlarına gidermiş.
Bir gün Eşim “Buralar çok güzel aslında buralara yerleşmek lazım “demiş
Kayınpederim de “Evladım sen tahsilli insansın, Ankara’da kalman lazım, memleketin senin gibi insanlara ihtiyacı var.” demiş.
Dedelerimiz, babalarımız, annelerimiz bu toprakları çok severmiş.
Kızım “Baba biz Zoom’da bazen sohbet için bir araya geliyoruz, herkes yurtdışına nasıl gideriz, bir kapağı atsak diye konuşuyor. Tek konu bu “ diyor.
Ona çok mantıklı gelmiyor çünkü bizde topraklarımızı sevdiğimizden, imkânımız olmasına rağmen bu toprakları bırakmayı hiç düşünmedik
Ama şu sıralar kızım için acaba mı? dediğim oluyor.
Yazık.. Bizim gibi insanları bile ne hale getirdiler.
Ne hale geldi den, ticarete bağlayabiliriz hemen;
Dijital ticaretin durdurulamaz yükselişinden bahsedelim birazda. Hala yerinizi almadıysanız pek yakında sıkıntılı günler sizi bekliyor demektir.
Ticaret pandemi ile birlikte inanılmaz hızlı bir şekilde internet ortamına kayıyor.
Pandemi sürecinde tırmanışına hiç ara vermeyen e-ticaret, bundan sonra da artık düşme eğilimi göstermez. Çünkü, müşteri e-ticaretin rahatlığını, ucuzluğunun farkına vardı. İnsan oğlu olarak kolaya çok çabuk alışırız.
Satıcılar, E-ticaret müşteri potansiyelini yükseltmek için, fiziksel mağazaya yaptığı yatırımın çok azını yapmaları yeterli olabiliyor. Mağaza yatırımının ciddi bir kısmı neredeyse %60 ila %70 i kira, eleman, sabit giderlerden oluşuyor, e-ticaret de farklı giderler olmakta ama kesinlikle daha az yorucu ve daha ekonomik olduğu kesin.
Lakin, ciddi bir yanlış anlaşılmada var. Nasılsa ürün var açarız bir site kendiliğinden satışı olur.
Kesinlikle YANLIŞ…!
Ben bunu genelde söyle anlatıyorum.
Sizin ilk kez açtığınız e-ticaret sitesinin fiziki karşılığı; İstanbul -Ankara Otobanındaki güdül sapağından girip 20 km yarısı taş toprak yolun sonunda karşına çıkan kasabanın içindeki sokakların birinin için de bir küçük dükkan..
Yani sen bu dükkana sıfır Iphone 10 tl satıyorum desen bile sen ben bizim oğlan dışında kimsenin haberi olmaz.
O yüzden önce otobana sapağa gelmeden 4 -5 tane görünür billboard koyman lazım, sapağın hemen önüne yön tabelası koyman lazım, yine 20 km yol boyunca reklam tabelaları billboardları koyman lazım ki seni bir ihtimal bulsunlar.
Aslında o kadar da basit değil, çok ciddi bir marketingi çalışması ve bütçesi gerekmektedir.
Deloitte yaptığı çalışmaların birinde; e-ticaretin perakende satışı payını ciddi artış göstererek, %15 i geçtiğini ifade etmiştir.
Global pazarda, e-ticaret 2025 yılından 4,4 trilyon dolar bandını zorlayacağı düşünülüyor. Yine e-ticaret payının da %20 seviyelerine çıkacağı tahmin ediliyor. Yine e-ticaretin kesinlikle kalıcı olacağı analizde belirtilmiş.
Türkiye de ise, 2020 ila 2024 yılları arasında yıllık %23 civarında büyüyeceği, 4 yılda yaklaşık 2 katını aşacağı tahmin ediliyor. Nüfusun genç olmasından dolayı internet ve sosyal medya kullanım oranında hep lider konumda olmamızın yanı sıra Türkiye’de e-ticaret 2020 yılında pandeminin de etkisiyle geçtiğimiz yıla göre yüzde 66 oranında büyüyerek 226 milyar TL büyüklüğe ve genel ticaret içindeki oranı da yüzde 18’e ulaşmış bulunuyor.
E-ticaret pazarın bu hızla artması global markalarında Türkiye gibi cazip pazarlara girmeleri kaçınılmaz ki Amazon girdi bile.
Geç kalmadan e-ticaret pazarına yatırım yapmak, ama sistemi kurarken de pazar payı, rekabet analizler, dijital marketing gibi konularda uzman personel veya partnerlerle çalışmak çok önemlidir.
7 tane e-ticaret sitesi açmış ve kapamış birinden önemle duyurulur 😊 (sonuncusu satış yapıyor )
Hep mutlu olun