Modern Çağ’ın özeti: Kelime çok, anlam az. Yasa çok, adalet az. Geveze çok, konuşan az. Yürüyen çok, ilerleyen az..

Tam olarak nerede gördüm bilmiyorum ama sosyal medyada bir paylaşımdı, çok hoşuma gitti bende paylaşmak istedim. Her biri benim için bir şeyler ifade etti ama en çok, adalet ve anlam…

Dalıp dalıp gidiyorum bu sıralar, yaparken keyif aldığım şeyleri yapasım yok…! Sebep.. Bariz bir şey yok. Aslında birçok arkadaşımda aynı durumdaymış.

“İçim sıkılıyor” tabiri tamda bu hissiyata uyuyor..

Bariz olan çok şey var, direk olarak bizi etkilemese de…

Savaş var etrafımızda .. 

Her şeyin fiyatı inanılmaz artmış ve artmaya devam ediyor.  

Pandemi bitmiş gibi davransak da hala hastalık ve ölümler devam ediyor.  

Siyasetten hiç bahsetmiyorum bile..

Ve maalesef ciddi bir belirsizlik var ki, bence en kötüsü bu… Özellikle ticaretle uğranlar için.

Birde,

hep bildiğimiz ama çok da umursamadığımız “Dünya’nın ikliminin değişmesi” var.

Son zamanlarda katıldığım birçok etkinlikte ve benim de içinde bulunduğum birkaç organizasyonda sıkça gündeme gelen bir konu. Bende bu çalışmalardan öğrendiğim, oldukça ürkütücü birkaç veriden bahsetmek istiyorum. 

İçinizi biraz daha sıkayım diye J

Birleşmiş Milletler (BM) bünyesindeki Hükûmetler Arası İklim Değişikliği Panelinin (IPCC), 66 ülkeden 234 bilim insanının 5 yıllık çalışmayla hazırladığı “İklim Değişikliği 2021: Fizik Biliminin Temeli” başlıklı altıncı ve son rapor, örgütün İsviçre’nin Cenevre kentindeki merkezinde açıklandı.

6 Ağustos’ta 195 üye ülke tarafından düzenlenen oturumda onaylanan rapor, iklim değişikliğinin ‘yaygın, hızlı ve yoğun’ olduğu uyarısını yapıyor. Dünya yüzeyindeki küresel sıcaklık, 2011-2020 arasında, belirgin bir artışla 1850-1900 arasında olduğundan  1.09 derece daha sıcaktı. Okyanuslarda da 0.88 derecelik artış olduğu belirtilmiş.

Eeee ne olmuş; 1 derece bir şey.. ! diyebiliriz .. 

Bakın neler oluyormuş….

 

SICAKLIK 1 DERECE ARTARSA…

• Aşırı yaz sıcakları başlar.
• Yüzbinlerce insan, aşırı sıcaktan hastalanır ya da hayatını kaybeder.
• Orman yangınları artar.
• Temiz su kaynaklarının 3’te 1’i yok olur.
• Ada ülkeleri, yükselen deniz sularının altında kalır.
• Nadir hayvan türleri (Orman kurbağası, kunduz, ağaç kanguruları vb.) yok olur.

Bu durumdan kaçınma olasılığı:

Bu durumdan kurtulma şansımız artık yok. Zira, Dünya bu sonuçları yaratacak sıcaklığa ulaşmış

 

SICAKLIK 2 DERECE ARTARSA…

• Buzullar erimeye başlar.
• Grönland buz yüzeyi, 140 yıl içinde tamamen yok olur.
• Deniz su seviyesi yükselir.
• İnsanlığın yarısı, yüksek alanlara göç eder.
• Miami, Londra ve New York sular altında kalır. Bangkok, Bombay ve Şangay’ın ise büyük bir kısmı sular altında kalır.
• Temiz su kaynakları tehlikeli şekilde azalır.
• Kutup ayıları, deniz aygırları vb. birçok deniz memelisi, buzulların erimesiyle yeryüzünden silinir.
• Dünya üzerindeki türlerin 3’te 1’i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalır.

Eğer ciddi önlemler alırsak ;

10 yıl içinde sera gazları yüzde 60 azaltılırsa bu durumdan kurtulma ihtimali yüzde 93 olduğunu belirtiyorlar.

 

Yani artık ciddiye almanın vakti geldi..

 

Avrupa Birliği, özellikle sera gazlarının azaltılmasının büyük çaba gerektirmesi sebebiyle, büyük kamu yatırımları ve özel sermayeyi iklim ve çevresel eylemlere yönlendirmek için bir takım aksiyonlar alamaya karar vermiş durumda.

 

11 Aralık 2019 tarihli “Avrupa Yeşil Mutabakat’ı – EU Green Deal”, iklim ve çevreyle ilgili zorluklarla mücadele konusunda Avrupa Birliği (AB)’nin önceki taahhütlerini daha geniş ve daha etkili bir şekilde yeniden düzenlemeyi amaçlayan bir yol haritası belirledi.

Doğal kaynak tüketimi azaltılırken, ekonomik büyümenin sağlanması (decouple) ve 2050’de sera gazlarının net emisyon değerinin sıfırlanması (karbon nötr) hedeflerine ulaşmak için yeni stratejiler belirlendi.

 

“Yeşil Mutabakat’ı – EU Green Deal”, son zamanlarda sıkça duyuyorsunuzdur veya duyacaksınız.

Eğer ticaretle uğraşıyorsanız iş kolunuzu etkileme ihtimali çok yüksek. Özellikle ihracat yapıyor veya ihracat yapan firmalara üretim yapıyorsanız kesinlikle sizi etkileyecek konular var.

2023 yılında kısmı olarak etkilenmeye başlayacağız, 2026 ciddi süreçler başlayacak.

Ama bu konuda ciddi olanların faydalanabileceği birçok hibeler de açılmaya başladı. Çok ciddi bir bütçe var. Türkiye’nin bu konuda hızlı yol aldığı  8 bakanlıkla bir çalışma grubu kurulduğu ifade ediliyor.

İlerleyen günlerde bu konu ile ilgili daha detaylı bilgiler aktarmaya çalışacağım.

Geleceğimiz, çocuklarımız için ….

 

Hep mutlu ve sağlıklı olun…!